ömer - GÖZLE GÖRÜLMEYECEK KADAR KÜÇÜK CANLILAR
 
HoŞ gELDiNiZ
ANA SAYFA
İLETİŞİM
ZİYARETÇİ DEFTERİ
GÜVENLİK-ANTİVİRÜS
ATATÜRKÜN HAYATI
DEDE KORKUTUN HAYATI
OYUNLAR
ARABA RESİMLERİ
HARYY POTTER
KILIBIK ERKEĞİN ŞİİRİ
TEMEL FIKRALARI
FIKRA,BİLMECE...
ŞİİR
KOMİK RESİMLER
KARİKATÜRLER
YER BİLİMCİLERİ VE ARAŞTIRMALARI
BAYRAK RESİMLERİ
TARAFİK LEVHALARI VE KURALLARI
GÖZLE GÖRÜLMEYECEK KADAR KÜÇÜK CANLILAR
ÜYE OL
MİNİBÜS MUHABBETLERİ
DOLMUŞTAN NASIL İNİLİR
30 SANİYE BEKLEYİN SONRA GÖRDÜĞÜNÜZÜ YAZIN...
CEM YILMAZ'DAN
ÇİZGİ FİLM KAHRAMANLARI MÜSLÜMAN OLURSA
THE İMAM
Yeni Uçak(Amerikan ve Arap Farkı)
HOKEYİN TARİHİ VE KURALLARI

My Name İs ÖMER

İçerik BAKTERİLER
Bakteriler, monera aleminde yer alır ve prokaryot hücreli canlılardır.

Hollandalı bir kumaş tüccarı olan Leeuwenhoek´un en büyük merakı, çıplak gözle görülmeyecek kadar küçük nesneleri kendi yaptığı merceklerle incelemekti. Bazıları bir toplu iğne başı büyüklüğünde olan bu küçük ama güçlü mercekler nesneleri 200 kez büyüte biliyordu . Leeuwenhoek bu merceklerle önce durgun bir sudaki küçük hayvancıkları, ardından daha küçük olan bakterileri görmeyi başardı. Daha sonra kendi tükürüğündeki bakterileri gözlemleyerek şekillerini çizen Leeuwenhoek , böylece yepyeni bir, alemi gözle görülmeyen canlıların dünyasını keşfetmiş oldu ve bu görüş alanında hareket eden çeşitli küçük organizmalar bulunduğunu görerek hayret etmiş heyecanlanmış ,gördüklerini hemen İngiliz Kraliyet Bilim derneğine bildirmiştir. Leeuwenhoek’un bu görüşü yeryüzünde gözle görülmeyen bir canlılar aleminin bulunduğunu ortaya koymuştur. Bu alem bakterilerdir. Bununla beraber mikroskobun keşfi ile bilim adamlarının bakteriler üzerinde çalışmaya başlamaları arasında çok uzun zaman geçmiş, Yunanca küçük çubuk anlamına gelen bakteri (bacterium) kelimesi bilim sözlüğüne ancak 19 yüzyılda geçmiştir. 19.yüz yıl ve daha önceleri birçok hastalıkların hasta olan insanların vücutlarından çıkan irin ,kan… gibi sıvılarla bulaştığına inanılıyordu. 19. yüzyılın son yarısında başta Louis Pasteur ve Robert Koch olmak üzere bir çok bilginin araştırmaları sonucunda, bulaşıcı hastalıkların sebeplerinin mikroskobik organizmalar olduğu anlaşılmıştır. Bu araştırmalardan anlaşılmıştır ki, her hastalık özel bir bakteri tarafından meydana gelmektedir.

Bakteriler ne bitki nede hayvandırlar. Mikroskobun bulunmasından önce yeryüzündeki bütün canlılar bitkiler ve hayvanlar diye iki ana guruba ayrılıyordu. Bu gurupların her ikisiyle de ortak özelikleri olmayan yeni canlıların varlığı anlaşılınca, bütün bu mikro organizmalar, yani mikroskobik canlılar ayrı bir alemde toplandı. Ama hücrenin iç yapısını inceleme olanağı veren çok daha küçük mikropların geliştirilmesinden sonra bütün tek hücreli canlıların aynı yapıda olmadığı anlaşıldı ve yeni bir sınıflandırma gerekti.bu sınıflandırmaya göre bakteriler bütün çok hücreli hayvanların, bitkilerin ve mantarların yanı sıra hayvanlara benzeyen tek hücrelilerin toplandığı ökaryot (eukaryote)üst aleminden prokaryot (prokaryate) üst aleminin üyeleri sayılır.

BAKTERİLERİN GENEL ÖZELİKLERİ

Bakteriler ışık mikroskobu ile görülebilecek kadar küçük canlılardır. Büyüklükleri mikron ile ölçülür. Genelikle 2-10 mik-ron boyunda, 1-2 mikron genişliğinde olabilir. Bütün bakteriler son derece küçüktür. 10 bin tanesi yan yana dizildiğinde yaklaşık 2,5 cm ‘yi bulur. Genelde bu bakteri dizisini kolay kolay göremezsiniz , çünkü bu minik canlıların çoğu renksizdir. Bu yüzden bakterileri mikroskopta inceleye bilmek için, ortama özel boyalar katarak renklendirmek gerekir.
Bakteriler iki hücre örtüsüne sahiptir. İç kısımda hücre zarı bulunur;hücre zarının üstünde proteğin, karbonhidrat ve yağlardan oluşan hücre duvarı (= çeper) vardır. Bazı bakterilerde hücre duvarına ek olarak, polisakaritlerden oluşmuş, koruyucu bir kapsül bulunur.


Bakteri sitoplazmasının birleşimindeki maddeler ökaryot hücrelerin sitoplazmasına benzer. Sitoplazmanın %90’nı sudur. Sitoplazma içinde RNA, DNA, glikojen, proteğin yağ tanecikleri, ribozomlar görülür. Mitokondri, çekirdek, endoplazmik retikulum, golgi aygıtı gibi zarla çevrili özel yapılar yoktur. Oksijenli solunum yapan bakterilerde mezozom denilen zar katlantıları vardır. Mezozom,ökaryat hücrelerdeki mitokondrinin görevini yapar. Solunum enzimleri mezozom zarlarında ve stoplazmada bulunur. Kalıtım maddesi, çekirdek alanı denilen kısımda halkasal yapıda olan DNA molekülünden ibarettir. Bakteri DNA’sının üzerinde proteğin kılıf yoktur. Bakteri stoplazmasında, bakteri DNA’sından daha küçük yapılar da vardır. Plazmik denilen bu DNA halkalarının sayısı 1-10 arasında değişir. Bakterinin antiboyotiğe yada kimyasal maddeye

VİRÜSLER VE MİKROSKOBİK CANLILAR
Mikroskobik Hayatın Varlığı“Yerin bitirdiklerinden, kendi nefislerinden ve daha bilmedikleri nice şeylerden bütün çiftleri yaratan (Allah çok) Yücedir. (Yasin Suresi, 36)

... daha sizlerin bilmediğiniz neleri yaratmaktadır?” (Nahl Suresi,

Yukarıdaki ayetlerde, Kuran'ın indirildiği dönemde insanların bilmediği hayat formlarının olduğuna işaret edilmektedir. Nitekim mikroskobun keşfi ile insan gözünün göremediği küçüklükte yeni canlılar keşfedilmiştir. Böylece Kuran'da dikkat çekilen bu canlıların varlığı hakkında insanlar bilgi sahibi olmaya başlamışlardır. Çıplak gözle görülemeyen ve genellikle tek bir hücreden ibaret olan mikro canlıların varlığına işaret eden diğer ayetler şöyledir:

“... Göklerde ve yerde zerre ağırlığınca hiçbir şey O'ndan uzak (saklı) kalmaz. Bundan daha küçük olanı da, daha büyük olanı da, istisnasız, mutlaka apaçık bir kitapta (yazılı)dır.” (Sebe Suresi, 3)

“... Yerde ve gökte zerre ağırlığınca hiçbir şey Rabbinden uzakta (saklı) kalmaz. Bunun daha küçüğü de, daha büyüğü de yoktur ki, apaçık bir kitapta (kayıtlı) olmasın.” (Yunus Suresi, 61)

Yeryüzünün her yanına yayılmış olan bu gizli dünyanın üyeleri yani mikroorganizmalar sayıca yeryüzündeki hayvanların 20 katı kadardırlar. Gözle görülmeyecek kadar küçük bu mikroorganizmalar topluluğu, bakteriler, virüsler, mantarlar, su yosunları ve akarlardan oluşur. Bu canlılar, yeryüzündeki yaşam dengesinin önemli bir unsurudur. Örneğin Dünya üzerinde yaşamın oluşumunu sağlayan temel öğelerden bir tanesi olan azot döngüsü, bakteriler tarafından sağlanır. Bitkilerin topraktaki mineralleri alabilmelerini sağlayan en önemli unsur ise kök mantarlarıdır. Salata veya et gibi nitrat içeren besinlerden zehirlenmemizi ise dilimizde bulunan bakteriler önler. Aynı zamanda bazı bakteriler ve algler, dünyada canlılığın var olmasının temel unsuru olan fotosentez yapabilme yeteneğine sahiptirler ve bu görevi bitkilerle paylaşırlar.

Görüldüğü gibi ancak teknolojik aletlerle hakkında bilgi edinebildiğimiz bu küçük canlılar, insanın ve diğer canlıların yaşamı için vazgeçilmez öneme sahiptirler. Kuran'da asırlar öncesinden gözle gördüğümüz alemlerin dışında da canlılar olacağına dikkat çekilmesi, kuşkusuz Kuran'ın bir başka mucizesidir.

 
Bugün 6 ziyaretçi (6 klik) kişi buradaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol